Kuşlar zaman zaman zekâlarıyla, içgüdüsel hareketleriyle ve sürü hareketleriyle bizi bu zamana dek çokça şaşırtmıştır. Bazen bizim anlam veremediğimiz davranışlar sergileseler de aslında bu davranışların arkasındaki sebeplerin hepsi bilimsel anlamda bir yere sahip.
Son zamanlarda sosyal medyada sık sık önümüze düşen bu videoların da doğal olarak bir açıklaması var tabii. Sürü psikolojisi mi yoksa içgüdüsel bir davranış mı dersiniz? Haydi gelin açıklayalım:
Bahsettiğimiz olaydan haberi olmayanlar aşağıdaki videoyu izleyebilir:
- Videoyu görüntüleyemiyorsanız buraya tıklayabilirsiniz.
Kuşların, yırtıcı bir hayvan radarlarına girdiğinde sessizleştiklerini görmüşüzdür.
Aslında sorumuzun cevabı tam olarak da burada yatıyor. Normalde kalabalık insan topluluklarında ortamdan kolayca uzaklaşabilen kuşlar, tehlike yukarıdan gelince bu durumdan öyle kolayca kurtulamıyor. Özellikle şahin, kartal veya atmaca gibi büyük tehlike potansiyeli taşıyan bu yırtıcı kuşlar, doğal olarak kuş sürülerinin en büyük avcısı.
Burada sessizleşmelerinin temel sebebi ise tek bir “çıt” sesi bile çıkartmak istememeleri. En ufak fark edilme durumlarında av olabilecek bu canlılar, bu tür durumlarda tehlikenin her türlüsüne karşı ani bir içgüdü ile mannequin challenge akımını yapıyorlarmış gibi bir anda sessizleşip donuyorlar.
Üstelik bu davranış sadece kuş sürülerine ait bir özellik de değil, geyik ve zebra gibi av konumunda olan bazı canlılar için de bu durum epey yaygın.
Bu davranışın en büyük örneğini belgesellerden verebiliriz, genelde radarlarına bir avcı giren geyik veya zebra ilk etapta nedense hiç kımıldamaz. Hatta ekran başında geyiğin kaçmasını söylediğimiz zamanlar bile olur değil mi? Aslında bu davranışın arkasında avcının dikkatini çekmeyi istememek içgüdüsü yatıyor.
Tabii geyikler birbirlerini avcılara karşı nasıl uyarıyor bilinmez ancak kuşların bunu bayağı yüksek bir sesle yaptığı kesin. Hatta kuş dilinde uzaklardan gelen “Avcı vaaar, kaçın!!” naraları bile duymaları çok yüksek bir ihtimal. Çocuklar gibi şen şakrak konuşan kuşlar, bu çağrının ardından birden sessizleşebilir, hatta etrafındaki bir çok insana “Simülasyon hata mı verdi, ne oldu ehehe.” şakaları yaptırabilir.
Hayvanların, birbirlerini avcılara karşı uyardıkları aslında oldukça bilinen bir davranış örneği.
Bu durum sadece kara veya hava hayvanları tarafından da gerçekleşmiyor, balinalar ve yunuslar da olası tehlikeli durumlara karşı kendi iletişim dillerinde sürülerini haberdar edebiliyorlar. Hatta bazen bu sessizlik hayvanların nesillerini de tehlikeye atabiliyor, nasıl mı dersiniz?
Colorado’da yapılan bir araştırmaya göre; inekler ve geyikler son zamanlarda dağcıların çıkardığı seslerden o kadar rahatsız oluyormuş ki yavrulama oranlarını bile düşürmüş. İnsanların görünüşü, kokusu veya sesleri doğal olarak yaban hayatını sürekli tetik hâlinde bırakıyor. Sonuçta tepenizde 7/24 dolaşan tanımadığınız bir canlının dolaştığını düşünün, ne kadar korkunç ve stresli değil mi?
Her ne kadar başlığımızın ana kısmı kuşlar olsa da bu davranışı böceklerden tutun balinalara kadar görmeniz epey yüksek bir ihtimal. Yani her hayvan davranışının ardında çok da komplike bir cevap aramamak lazım, bazen cevap düşündüğünüzden bile daha basit olabilir diyerek sözü size bırakıyoruz!
Hayvanlara dair diğer içeriklerimize aşağıdan göz atabilirsiniz: